Wednesday, April 9, 2014

Kiz Kulesi'ni Dunya Seviyor!

ilustrasyon: Ole
34Volt'ta yayimlanan bir habere gore Kiz Kulesi'ni bir tek biz sevmiyormusuz; meger dunyada fotografi en cok paylasilanlar arasinda besinci imis. Ah simdi bir vapura atlayip, Kiz Kulesi'ne baka baka simit yemek vardi...

Tuesday, March 18, 2014

Russel Crowe ve Istanbul Hatirasi

Istanbul'dan bir de Russel Crowe gecti. Akil Oyunlari ve Gladyator'deki oyunculugundan cok etkilendigim aktor, Istanbul'a hem de film yonetmeye gelmis. Istanbullularin Instagram fotograflarina bakilirsa, kendisi aslinda cok da sempatik.

Friday, March 7, 2014

Istanbul'da Vapur Kulturu

illustrasyon: Olcay
Istanbul deyince kimin aklina gelmez ki vapur keyfi? Kisin ayri bir guzeldir, yazin ayri. Kisin kalorifer kenarindaki koltuklarda sicak sicak sahlep icmektir vapur keyfi. Yazinsa vapurun yan tarafina gecip, ayaklari uzatmak ve martilara simit atmaktir. Sarkilarda bile gecer :" Pufur pufur bir vapurun yan tarafinda" olmak, Istanbul'da olmaktir. Vapurlar yine degisecekmis; cizimlere gore yan taraflari da olmayacakmis ustelik. Bence hazir eski vapurlar ortaliktayken, bol bol oturun yan taraflarinda, benim icin de oturun hatta. Bu ilustrasyonu 34volt icin yapmistim. Gundemi takip etmek, habere ulasmak icin bu siteye her gun girin. ;)

Saturday, February 1, 2014

Bir Vazo Dolusu Menekse!

Burada havalar cekilmez derecede soguk. Kansas City'deki ucuncu yilimda ilk defa bu kadar cok usudum. Hep demeyeyim, ama sicaklik genel olarak eksi derecelerde seyrediyor ve insanda hic keyif birakmiyor. Boyle soyleniyorum; ama gecen Pazar bahar havasinda gold oynadigimi da soylemeden gecmeyeyim! Ocak ayinda, hem de Kansas City gibi sogugu ile meshur bir yerde golf mu? Olmaz olmaz demeyin :) Neyse, dun gece hafif bir kar yagisinin artindan sehir gene kar altinda, ben aslina bakarsaniz daha agiri gelecek diye korkuyla bekliyorum.

Bu kadar soguklardan konustugum yeter. Gelelim benim ruh halime...:) Bende bir o kadar bahar ozlemi tutustu da, tutustu. Annemin bahcesindeki menekseler aklima geldi; sonra dilimin ucuna "Bir masum mor menekse" diye nakarati olan sarki takildi. Bunun uzerine, tabii ki fircam da menekselere kaydi. Acikcasi basladigimda cabuk bitmeyecegini tahmin edebildigim bir resimdi, ama detaylariyla bu kadar zamanimi alacagini da dusunmemistim. Neyse, sonuc beni cok mutlu etti. Menekselerime bakmaktan kendimi alamiyorum!!! :)


Tuesday, January 21, 2014

Su anda olmak istedigim yer...

Burada kis cok zorlu geciyor. Neyse ki, bir 10 gun kadar nefes alma imkanimiz oldu; sicaklik arti degerlere cikti. Hatta dun 15 derecede golf bile oynadik! Istanbul'da olsam ayazdan dondum derdim muhtemelen; ama burada 10 uzeri dereceler altin degerinde! :) Bugun gene eksilerde seyreden havadan olsa gerek, kendimi Ege'ye isinlamak istiyorum. Soyle tembel bir yaz gununde, sicaktan uyuyakalmak...Sonucta kar kiyamet cizesim yok, tabii ki sardunyalar ve morsalkimlar cizecegim. :)

Monday, January 6, 2014

Oki Dede ve Oki Nine

Aylin abimin esi; bir baska deyisle yengem. Yenge sozcugunun iliskiye bir mesafe ve sogukluk getirdigini dusundugumden, ona yenge demek icimden gelmiyor. Aylin daha yakin bana, bir arkadas gibi. O yuzden ondan bahsederken Aylin diyeyim, siz anlayin. ;)

Aylin son donemlerde kendisini cocuk hikayeleri yazmaya adadi; hatta yakinda bir blogla karsimiza cikabilir! Bana projesinden oyle heyecanla bahsetti ki, hikayenin gectigi OkiWood Koyu ve orada cocuklara tahta oyuncaklar yapan Oki Dede kolaylikla gozumde canlandilar. Ben de ona ilham olsun diye kafamdaki Oki Dede'yi ciziverdim. Dedemizi yalniz birakmak olmazdi; o yuzden bir de Oki Nine yapiverdim. Nine genc gorundu gozume; sanirim boyali saclardan ve de botokslu goz kenarlarindan! :P
Sira bu sevimli cifte bir yuva yapmakta! ;)

Sunday, January 5, 2014

Uzun Aradan Sonra....

Biliyorum, cok uzun zaman oldu. Arada yazip cizsem de blogu besleyecek kadar yeterli olmadi yaptiklarim. Birkac gun once Fusun'un yorumunu gordum tesadufen. Sagolsun, ozledim ben nerdesiniz yazmis.  Madem ozleyenlerimiz var; kaldigimiz yerden devam etmeye karar verdim. :)

Bu arada, annem 40 kusur yildan sonra eline ilk defa kalem kagit almaya karar verince, solugu resim derslerinde aldi. Boylece, ailedeki yetenegin kaynaginin sadece babam olmadigi da anlasilmis oldu. Ortaokuldaki tum resimlerimi babama yaptirdigimi dusunecek olursam, babamin yetenegi hala aklima kazili; ama anneminkinden bihaber buyumusuz megerse! Son gunlerde annem, balerin resmi uzerinde calisiyor; ona rakip olmak ne haddime! Sadece bana ilham kaynagi oldu diyelim. :)